Beşiktaş-Trabzonspor karşılaşması, futbolseverlere yoğun bir mücadele ve dramatik anlar sundu. İlk yarıda Beşiktaş’ın hücumda yaşadığı kısır döngü, Ghezzal ile Muleka’ya bağımlılık ve Masuaku ile Svensson’un yetersiz ortaları, takımın ofansif gücünü sınırladı. Buna karşın, Trabzonspor’un Eren Elmalı’nın ortasında Onuachu ile bulduğu gol, Beşiktaş savunmasının zaaflarını gözler önüne serdi. Necip Uysal’ın hatası ve Colley’in geri çekilmesi, Beşiktaş’ın defans hattında çözülmesi gereken temel sorunların birer göstergesi oldu.
İlk yarının son anlarında Bardhi’nin eline çarpan top sonrası kazanılan penaltı, Beşiktaş’a moral verdi ve ikinci yarıya umutla başlamalarını sağladı. İkinci yarıda ise Muleka’nın geri çekilerek Trabzonspor savunmasını dağıtması ve Salih Uçan’a gol attırması, Beşiktaş’ın hücumdaki etkinliğini artırdı. Özellikle Uğurcan Çakır ve Mert Günok’un yaptığı kritik kurtarışlar, maçın kader anlarıydı.
Ancak, maçın son dakikalarında Vincent Aboubakar’ın kornerdeki savunma hatası ve Meunier’in kafa vuruşu, Trabzonspor’u tekrar oyuna soktu. Pepe’nin hataları ise Trabzonspor’un şanssızlığını pekiştirdi ve Al Musrati’nin mükemmel golü, Beşiktaş’a kupayı getirdi.
Beşiktaş, ikinci yarıda özellikle orta sahada üstünlüğünü kurdu. Al-Musrati, Gedson Fernandes ve Salih Uçan’ın performansları, Beşiktaş’ın oyunu kontrol etmesini sağladı. Gedson’un bireysel yeteneği ve Salih’in bitiriciliği, Beşiktaş’ın galibiyetinin anahtarı oldu. Trabzonspor ise 90 dakika boyunca arzu edilen futbolu sahaya yansıtamadı ve Beşiktaş’ın üstün oyununa karşı koyamadı.
Sonuç olarak, Beşiktaş’ın orta sahadaki üstünlüğü, bireysel yeteneklerin öne çıktığı anlar ve Trabzonspor’un savunma zaafları, bu heyecan dolu finalin belirleyici unsurları oldu. Kupayı hak eden taraf, sahada daha iyi olan Beşiktaş’tı. Ancak, iki takımın da gösterdiği mücadele, futbolseverler için unutulmaz bir final yaşattı.